
Gökyüzünde binlerce yıldız vardı. Hepsi ışıl ışıl parlıyordu. Ama biri hep uyuyordu: Uykucu Yıldız.
Diğer yıldızlar her gece ona seslenirdi:
“Haydi uyan! Hep birlikte parlamalıyız, yoksa gökyüzü eksik görünür.”
Ama Uykucu Yıldız esner, gözlerini hafifçe açar, sonra yeniden uyumaya dalardı.
“Çok uykum var… Biraz daha uyuyayım,” derdi her defasında.
Bir gece Ay, gökyüzünde yavaşça yükseldi. Işığı yumuşak, sesi nazikti:
“Uykucu Yıldız, sana güzel bir hikâye anlatayım mı?”
Yıldız merakla gözlerini araladı.
“Hikâye mi? Hangi hikâye?”
Ay tatlı bir tonda anlatmaya başladı:
“Bir zamanlar bir yıldız varmış. O, en karanlık gecede bile parlayarak herkese umut verirmiş O yıldızın ışığında çocuklar rüya görür kuşlar uçarmış’’
Ay anlatmaya devam ediyordu
Uykucu Yıldız heyecanla dinliyordu.
“Gerçekten mi? Ben de öyle olabilir miyim?”
Ay gülümsedi.
“Tabii ki olabilirsin. Sen de ışığınla dünyayı güzelleştirebilirsin.”
Yıldız derin bir nefes aldı. Gözlerini tamamen açtı. Sonra parlamaya başladı.
Diğer yıldızlar sevinçle ona baktı.
“O zaman… şimdi parlamaya hazırım!” dedi Uykucu Yıldız.
Gökyüzü o gece ışıl ışıl oldu. Herkes mutluydu.
Ve o geceden sonra, Uykucu Yıldız bir daha hiç uyumadı.
Hep parlamaya devam etti.
Video ve resimler Canva ile oluşturulmuştur. Hikaye bana aittir.

